Yüz tanıma teknolojileri hayatımıza hızlı bir şekilde giriş yaparken birçok soruyu da beraberinde gündeme taşıdı. Bu soruların başında, yüz tanıma sistemlerini kullanan kurumların ve işletmelerin verileri nasıl kullandıkları ve nasıl sakladıkları yönünde. Ulusal Güvenlik, Video Güvenlik Sistemleri, Pasaport kontrol noktaları, Akıllı telefonlarda dâhil olmak üzere hayatımıza hızlı bir şekilde giriş yapan yüz tanıma sistemleri tüketiciyi verilerin kullanımı ve saklanması konusunda endişelendiriyor.
San Francisco şehri, son zamanlarda güvenlik kuvvetleri ve devlet kurumları tarafından yüz tanıma teknolojisinin kullanımını yasaklayan ilk ABD şehri oldu. San Francisco ‘da yasak kapsamına özel işletmeler dâhil edilmedi.
Mevzuat açısından, mahremiyetle ilgili yasalar dünya çapında hızla gelişiyor. ABD’de, Illinois, Texas ve Washington gibi eyaletler, biyometrik verilerin kullanımını, toplanmasını ve depolanmasını düzenleyen belirli biyometrik gizlilik yasalarına sahip. Avrupa’da, Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR) ayrıca biyometrik verilerin nasıl toplanabileceğini, kullanılabileceğini ve saklanabileceğini zorunlu kılan özel maddelere sahip.
Tüketici açısından bakıldığında, yüz tanıma konusundaki endişeler, teknolojinin fiili kullanımı yerine, teknolojinin fiili kullanımı yerine nasıl kullanılacağına (örneğin, nasıl kullanıldığına, nasıl aktarıldığına ve nasıl depolandığına) dayanmaktadır.
Gelecekte, Türkiye’de dâhil olmak üzere dünya çapındaki hükümetlerin, biyometrik teknolojilerin kullanımını düzenleyen politikalar geliştirmeye devam etmesi beklentiler arasında.
Yüz tanıma sistemlerinin özellikle ulusal güvenliğin sağlanması noktasında çok önemli bir teknoloji olduğunu hepimiz biliyoruz. Diğer teknolojilerde de olduğu gibi kötü insanların eline geçtiğinde ve kötü amaçlar ile kullanıldığında da güvenliği tehdit eden bir unsur haline gelebiliyor. Milyonlarca insan arasından şüpheli kişileri birkaç saniye de tespit edebilmek te artık yalnızca filmlerde karşılaştığımız bir teknoloji olmaktan çıkıp gerçek hayatta birçok ülkenin kullanımına sunuldu.
Yüz tanıma sistemleri sürekli geliştirilip farklı sektörlerde de kullanılmaya başladıkça farklı sorular ile karşı karşıya kalacağız gibi görünüyor.